CHP Muğla Milletvekili Demir: ?Hukuk Göstere Göstere Çiğneniyor?

CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir, 26. Dönemde TBMM´deki ilk basın toplantısını Bodrum´da Rüzgar Elektrik Santrallerine (RES) karşı direnen köylülerle birlikte yaptı. Hukukun açıkça katledildiğini söyleyen Demir, ?Bodrum Geriş Halkı yalnız d

Tarih: 01.01.0001 00:00 218
CHP Muğla Milletvekili Demir: ?Hukuk Göstere Göstere Çiğneniyor?

CHP Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir, 26. Dönemde TBMM´deki ilk basın toplantısını Bodrum´da Rüzgar Elektrik Santrallerine (RES) karşı direnen köylülerle birlikte yaptı. Hukukun açıkça katledildiğini söyleyen Demir, ?Bodrum Geriş Halkı yalnız değildir? dedi.

 

Bodrum Yalıkavak´ta yapılmak istenen Geriş RES projesine karşı Geriş köylüleri hukuki bir mücadele yürütmekteydi. Ancak geçtiğimiz haftalarda şirketin hukuk tanımaz bir şekilde inşaata başlamak üzere dozerlerle gelmesi üzerine köylüler yaşam alanlarına sahip çıkmak üzere direnişe geçti. Gece gündüz nöbet tutan köylülerin mücadelesini tüm kamuoyuna duyurmak üzere TBMM´de basın açıklaması yapan Demir, turizm cenneti Bodrum´a yapılmak istenen RES´in halkın, doğanın yararına olmadığını dile getirdi. Demir, yenilenebilir enerjiye değil, RES´in yerine karşı olduklarını ifade etti. Basın açıklaması için Bodrum´dan gelen köylüler de RES´leri yaşam alanlarında istemediklerini dile getirdiler. Basın toplantısına katılan TMMOB Şehir Plancıları Odası Bodrum Yönetim Kurulu üyesi Banu Özberk de hukuki ve teknik süreç hakkında bilgi verdi.

 

Demir´in açıklamasının tam metni:

Değerli Basın Emekçileri,

Bugün burada Bodrum-Yalıkavak´taki Geriş Rüzgar Enerji Santrali(RES) projesinin yürürlükteki bütün yasa ve yönetmelikleri yok sayarak yol açtığı hukuksuzlukları konuşacağız.

RES´i istemeyen köylülerimiz burada, aynı zamanda bu mücadeleye destek veren TMMOB Şehir Plancıları Odası´ndan Banu Özberk aramızda. Öncelikle geldikleri için kendilerine teşekkür ediyorum. Birazdan onlar da sorunu başka boyutlarıyla anlatacaklar.

Duymayan kalmadı.

Geçtiğimiz hafta köylülerin rızası olmadığı halde, hukuki süreç tamamlanmadan şirket sabah 7´de dozerleriyle Bodrum´a gelerek inşaata başlamak istedi.

Bu zamana kadar açılan tüm davalar köylüler lehine ilerlerken, şirket adeta yangından mal kaçırırcasına iş makineleriyle baskın yapmıştır.

İnşaat çalışması;

Çevre Kanunu´ndaki açık hükümlere, bizzat şirketin hazırlattığı imar planındaki taahhütlerine aykırı şekilde başlanmıştır.

Danıştay´ın proje için Bakanlar Kurulu Kararı hakkında verdiği Yürütmeyi Durdurma kararı vardır.

Rüzgar şirketi, Muğla Valiliği´ne ve Bodrum Kaymakamlığı´na hiçbir inşaat izni sunmadan iş makinesini köylülerinin tarla ve bahçelerinden geçirerek 1.Derece Arkeolojik SİT alanları, 1.Derece Doğal SİT alanları ve Kentsel Sit alanını içine alan proje sahasında inşaata başlamıştır. 

Bodrum´da bir doğa, tarih ve hukuk katliamı yaşanmaktadır.

Yenilenebilir enerjiye karşı olmadığımızı dile getirdik. Ancak yeterince tedbir almazsanız, tetkikleri tam yapmazsanız bir apandist ameliyatı bile öldürücü olabilir. Ya da bir çürük diş diğer bütün dişleri çürütebilir.

Dolayısıyla bir işe başlamadan önce tüm fonksiyonların ölçülmesi, koşulların hazırlanması gerekir.

Ancak Bodrum´da gördüğümüz hiçbir prosedürün yerine getirilmeden açıkça fiili bir tecavüz olduğu.

Bütün bu haksızlıklar karşısında halk direnerek iş makinelerini durdurmuştur. Ancak tedirginler. Çünkü bu fiili taciz devam etmektedir. 

RES için belirlenen alan içerisinde yerleşim alanları, askeri alanlar, eğimi yüzde 20 üzeri olan alanlar, kültürel varlıklar, tabiat varlıkları, kentsel, doğal ve arkeolojik sit alanları, koruma alanları ile yaban hayatı koruma sahaları ve yaban hayvanları yerleştirme alanları, tescilli kaya mezarları, sarnıçlar ve değirmenler bulunmaktadır. Bunların yanında uluslararası sözleşmeler ile koruma altına alınmış 73 kuş türü ve bu türlerin ana ve tali göç yolları da bu alanlarda yer almaktadır.

Ve bu alanlar kesinlikle ve kesinlikle RES YAPILAMAZ ALANLAR olarak nitelendirilmektedir.

Yerleşim alanlarının yakınına kurulmak istenen RES´i yöre halkı istemiyor. ?RES´lere değil yerine karşıyız? diyorlar.

Rüzgar enerjisi temiz enerjidir, insan sağlığına, canlı hayatına etkisi yoktur, denilebilir.  Fakat fosil yakıt kullanılmadığından RES temiz bir enerji türü olarak ifade edilse de,

RES´lerin yerleşim yerlerine çok yakın yapılmasının tüm canlıların hayatını doğrudan etkileyen birçok ciddi sorunu ortaya çıkardığı örneklerle mevcuttur.

Bu zararlar Amerika, Avusturalya, Kanada ve Almanya gibi ülkelerde bu konuda ciddi araştırmaları teşvik etmiştir. 

Eğer siz sadece ?rüzgar enerjisi temiz enerjidir? söyleminin arkasına sığınır, ama onun çevresinde yaşayan insanları, bitkiyi, doğayı önemsemezseniz herkesin kabul edebileceği bir enerji elde edemezsiniz.

Bunun yanında oradaki kuşa, bitkiye ve insanlara da büyük zararlar vermiş olursunuz.

Bu durumda ürettiğiniz enerji insanlığın yararına değil zararına olur.

Bu santrallerin zararları ortada:

  • Rüzgar tribünlerinin oluşturduğu sesler, yakın çevresini olumsuz etkilemekte, tıp literatüründe ?rüzgar tribünü sendromu? adı verilen hastalıklara sebep olmaktadır.

 

  • Santral inşası, enerji nakil hatları ve dev parçaların tırlarla taşınması için açılan geniş yollar başka bir doğa katliamına neden oluyor.

 

  • Doğanın dengesi etkileniyor, ağaç kesimleri yaban hayatını olumsuz yönde etkiliyor. Tarım alanları tahrip ediliyor.

 

  • Rüzgar tribünlerinin yarattığı büyük girdaplar yaygın kuş ölümlerine neden oluyor.

Tüm bu zararlar toplamında önemli bir turizmi kenti olan Bodrum´u büyük bir zarara uğratacaktır.

Bu açıkça dimyata giderken evdeki bulgurdan olmaktır.

Bakın hukuk göstere göstere nasıl çiğneniyor.

  • Koruma Amaçlı İmar Planı´nda kamulaştırma bitirilmeden projeye başlanılamayacağı açıkça ifade edilmesine rağmen, şirket tüm izin ve ruhsat işlemlerinin tamamlandığını ifade ediyor. Bu, kendi taahhütlerine bile aykırı!

 

  • Kamulaştırmalar savaş ortamlarında kullanılan ?acele kamulaştırma? biçiminde yapılıyor. Bu konuda dava açıldı, yürütmeyi durdurma kararı verildi.

 

  • Şirketin kamu kurumlarına sunduğu Ekolojik Değerlendirme Raporu´nun Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen teftiş ve incelemeler sonucu usulsüz olduğu tespit edilmiştir. 

 

  • Şirketin EPDK´dan aldığı lisans süresi 1 Haziran 2016´da dolmaktadır. 52 ayda projenin tamamlanacağını belirten şirket, 22 ay inşaat öncesi, 30 ay da inşaat süresi belirlemiştir. Lisan süresi dolan şirketin diğer usulsüz işlemleri ile birlikte lisans iptali gündemdedir.

 

  • Muğla 2.İdare Mahkemesi´nde ÇED kararı ve İmar planlarının iptali istemiyle açılan davalardaki bilirkişi raporları da açıkça proje için seçilen yerin yanlış olduğunu belirtmektedir. Bu davalarda mahkeme, önümüzdeki günlerde yürütmeyi durdurma konusundaki kararını açıklaması beklenmektedir.  Mahkeme kararını açıklamadan RES şirketi yangından mal kaçırır gibi davalar sonuçlanmadan inşaata başlamak istemektedir.  

Yüzlerce köylü avukatları aracılığıyla adli ve idari bütün mercilere onlarca başvuru yaptı. Ancak bugüne kadar hiçbir kamu kurumundan bu açık hukuk ihlali karşısında iş makinelerinin proje alanından çıkarılması yönünde bir karar alınamadı.

Rüzgar şirketinin adamları her gün proje alanına gelerek halkı tehdit etmekte, kadınları alenen taciz etmekten çekinmemektedir. ?bizim arkamız güçlü, burada istediğimizi yaparız? demektedirler.

 ANAYASAMIZ AÇIKÇA HERKESE YAŞAMA HAKKI TANIRKEN, ÇEVRENİN GELİŞTİRİLMESİ, ÇEVRE SAĞLIĞININ KORUNMASI VE ÇEVRE KİRLİLİĞİNİN ÖNLENMESİNİN HER VATANDAŞIN VE DEVLETİN GÖREVİ OLDUĞUNU İFADE ETMEKTEDİR.

Doğaya, çevreye sahip çıkmak, doğayı peşkeş çekenlere karşı mücadele etmek hepimizin vatandaşlık görevidir.

Bu anlamda anayasa herkesin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı olduğuna vurgu yapmaktadır. Bu konuda Bodrum´da direnen insanların iradesi yok sayılmamalı, daha temiz bir çevrede yaşamak isteyen bu insanların çığlıklarına kulak verilmelidir.

Bu hukuk tanımazlık ve zorbalığa göz yuman, adli ve idari mercilerin işlem tesis etmesini engelleyen, kamu kurumları üzerinde baskı uygulayan herkesten hesap sorulacaktır.

Geriş köylüsü ve Bodrum halkı sahipsiz değildir.

Rüzgar Elektrik Üretim Şirketi yetkilileri ve bu hukuk tanımız şirketin faaliyetlerine göz yuman ve cesaretlendiren resmi görevliler yargı önüne çıkarılıp hesap verene kadar sürecin takipçisi olacağız.

Teşekkür ederim.